Ana Sayfa Arama Galeri Video
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

İsrail’in saldırısına uğrayan Türk aktivistler yaşadıklarını anlattı

Gazze’ye insani yardım götürmek üzere yola çıkan Küresel Sumud Filosu’na,

Gazze’ye insani yardım götürmek üzere yola çıkan Küresel Sumud Filosu’na, İsrail tarafından uluslararası sularda düzenlenen saldırının ardından alıkonulan Türk aktivistler Türkiye’ye döndü. Aktivistler, İsrail askerlerinin uyguladığı şiddeti ve yaşadıkları insanlık dışı muameleyi anlattı.

Türk Hava Yolları uçağıyla İstanbul Havalimanı’na getirilen aktivistlerden İkbal Gürpınar, İsrail’in dünyaya bir kez daha gerçek yüzünü gösterdiğini söyledi. Gürpınar, alıkonuldukları sırada İtalyan bir milletvekiliyle aynı koğuşta kaldığını belirtti. Gece boyunca sürekli yerlerinin değiştirildiğini, askerlerin kendilerine hayvan muamelesi yaptığını ifade eden Gürpınar, “Ağlamamızı beklediler ama biz tam tersine şarkılar söyleyip ilahiler okuduk, onlar şaşkına döndü” dedi.

Gürpınar, günlerce aç bırakıldıklarını ve içme suyu verilmediğini, tuvalet musluğundaki suyla susuzluklarını gidermeye çalıştıklarını anlattı. İlaçlarının ve kişisel eşyalarının askerler tarafından alındığını, bazı eşyalarının da çalındığını belirten Gürpınar, “İsrail artık tüm dünyanın gözünde nefretle anılıyor. Herkes onların maskesinin düştüğünü gördü” diye konuştu.

Zeynep Dilek Tekocak ise gözaltı sürecinde maruz kaldıkları baskı ve şiddeti anlattı. Tekocak, “İsrail’in Soykırım Bakanı Itamar Ben-Gvir’in konuşmasını protesto ettik. O andan sonra üzerimizdeki psikolojik baskı daha da arttı” dedi. Aktivist, Gazzeye çok yakın bir cezaevine gönderildiklerini, 72 farklı milletten insanın bulunduğu koğuşta herkesin İsrail’in yaptıklarını ülkelerine döndüklerinde anlatmaya kararlı olduğunu belirtti.

Osman Çetinkaya da filonun amiral gemisinde bulunduğunu ve ilk müdahalenin kendi gemilerine yapıldığını ifade etti. Çetinkaya, askerlerin ellerini kelepçeleyerek kendilerini küçük düşürmeye çalıştığını, tepki gösterince şiddeti artırdıklarını söyledi. Cezaevinde sürekli yerlerinin değiştirildiğini ve gece boyunca uyutulmadıklarını belirten Çetinkaya, “Gazze’ye ulaşamadık ama tüm dünyaya İsrail’in gerçek yüzünü gösterdik” dedi.

Bir diğer aktivist Ayçin Kantoğlu, kadınlara yönelik yapılan muameleyi “insanlık dışı” olarak nitelendirdi. İsrailli görevlilerin, kendilerini tuttukları yere Gazze’nin yıkılmış görüntüsünün basıldığı “Gazze’ye hoş geldiniz” yazılı bir pankart astıklarını söyledi. Kantoğlu, “Bu kadar ahlaksızca bir davranış olamazdı” dedi.

Kantoğlu, kendilerini oldukça iyi Türkçe konuşan kişiler karşıladığını, bu kişilerin alaycı şekilde “Artık Gazze yok, İsrail’desin” dediğini aktardı. Aynı günün akşamı cezaevine İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir’in geldiğini belirterek, “Bizi köpek kafesi gibi bir yere koymuşlardı. Ben-Gvir konuşmaya çalıştı ama biz slogan atarak protesto ettik. Bu yüzden koşullarımız daha da ağırlaştı ama pişman değiliz” ifadelerini kullandı.

Kantoğlu, hücre duvarlarında Filistinli annelerin çocuklarının isimlerini kanla yazdığını gördüklerini söyledi. “Filistinlilerin yaşadıklarını bir nebze de olsa hissettik” diyen Kantoğlu, kendilerine çıplak arama yapıldığını, defalarca arandıklarını ve tuvaletlerden su içmeye zorlandıklarını anlattı.

Aktivist, İsrail askerlerinin iklim aktivisti Greta Thunberg’e de vurduğunu ve ellerini İsrail bayrağıyla bağlayarak yürüttüklerini gördüklerini söyledi.

Türk aktivistler, yaşadıklarının Gazze halkının acısının küçük bir yansıması olduğunu belirterek, ülkelerine döndükten sonra İsrail’in insanlık dışı uygulamalarını dünyaya anlatacaklarını vurguladı.